Bittiğine inanmak istemeyen bir milletiz.
Değil midir ki bitmiş pilleri biraz daha götürsün diye ısıran?
Biz değil miyiz banyodaki şampuan bitince içine su karıştırıp çoğaltan?
Biz değil miyiz limonu salataya sıktıktan sonra ısırıp yiyen…?
İlkokula giderken kurşun kalemimizi o kadar çok kullanmış ve kalemtraş ile o kadar çok açmıştık ki, kalem küçüldüğünden küçücük ellerimizle tutup yazamaz oluyorduk. Çözüm olarak permatik tıraş bıçaklarının kafası koparılınca geriye kalan kısmı kalemimizin arkasına geçirip kurşun kalemi uzatıyorduk.
Şimdilerde; “C sınıfı iş güvenliği uzmanları yıl sonunda tehlikeli sınıfa bakamayacaklarını bilmiyorlar mıydı? Biliyorlardı… Neden şimdi şikayet ediyorlar?” diyorlar. Ama her süre bitiminde çıkıp uzattık, erteledik diyenlere o kadar çok alıştık ki insanlar bekliyor yani.
Biz millet olarak; “Bitti demeden hiçbir şey bitmez” diyen bir milletiz. Hatta bu bizim atasözümüz oldu.
“Biz bitti demeden bitmez”.