İş sağlığı ve güvenliği deyince hemen okumayı bırakacaksınız!
Okumayı bırakmayanlarla devam ediyoruz:)
Ülkemizde yılda 2.000 kişiyi iş kazalarından dolayı kaybediyoruz.
1’den 2.000’e kadar saymaya kalksanız 10 dakika sürüyor. İnsandan bahsediyoruz. Babadan, amcadan, dayıdan, anneden, kardeşten bahsediyoruz… İkibin kişi ö-lü-yor!
Bu rakamı 10 ile çarparsanız iş kazasından sakat kalıp işine geri dönemeyenlerin sayısını bulursunuz. Mesleki hastalık konusu ise çok daha vahim… İş kazalarındaki rakamları 10 ile çarpın.
Eğitim şart ama yetmiyor. Cezalar var ama yetmiyor. Hapis cezası var ama yetmiyor. Peki nasıl yok edeceğiz bu insan yiyen canavarı?
Bir uyanış hareketi başladı farkediyor musunuz? Bilmiyorum. Ben, maden mühendisi ve iş güvenliği uzmanı olarak mevcut yanlış algının değişmesi için kendi payıma düşen ne ise nacizane yapmaya çalışıyorum. İş kazaları üzerine kitap yazan ve üniversitelerde konferanslar veren biri olarak birde Türkiye’de bir ilk olan; “İş Kazası” ile ilgili bir şarkı yazdım ve klip çektim. Dinlemek isteyenler için;
Sorunumuz kökten geliyor efendim. Aileden, okuldan, çevreden, bilinçten, zihniyetten geliyor. Kaderci bir toplumun güvenlikçi bir topluma dönüşmesi çok zor ve zaman istiyor. İş sağlığı ve güvenliği açısından sancılı geçecek 8-10 seneye daha ihtiyacımız var tahminimce ama bekleyecek miyiz? Hayır.
Kurallara evvela kendimiz uymaya başlayarak, çevremizin de uymasını sağlayarak başaracağız. Hiç bir şey yapamıyorsak da; duyuracağız, paylaşacağız, destek vereceğiz bu konudaki çabalara…
İş kazalarından yitirdiklerimiz kendi ailemizmiş gibi kendi akrabamızmış gibi düşünüp empati kurmadığımız müddetçe sadece eğitimle çözemeyeceğimiz konular bunlar…
İnsan Hayatı’na gereken değeri vermediğimiz her zaman aleyhimize işlemekte…
Bu harekete sende katıl! Hemen…
Hayat kısa… Kuşlar uçuyor… İnsanlar ölüyor.