Her ne kadar depresif ve varoluşsal arayış içindeki insanlara hitap ediyor gibi görünse de, her insanın ölmeden önce okuması gereken kitaplar listesine başlardan girmeyi hakeden bir kitap “İnsanın Anlam Arayışı”.
Başarılı bir psikiyatristken II. Dünya Savaşı’nda, Auschwitz dahil, dört toplama kampından sağ çıkıp eşi dahil, kız kardeşi dışında tüm aile bireylerini ve arkadaşlarından pek çoğunu kaybedip tüm olumsuzluklara rağmen hayata tutunmasının neden/nasıllarını ve ardından anlam terapisine giriş bilgilerini bir bilim adamı tarafsızlığıyla anlatıyor bu kitapta Viktor E. Frankl. Üstelik başarının sayılarla ve bol sıfırlarla ölçüldüğü günümüzde, bestseller olan kitabı hakkında düşündükleri sorulduğunda;
“Bu soruya benim tepkim, her şeyden önce bugün bestseller konumundaki kitabımı, kendi açımdan bir başarı olarak değil, daha çok, çağımızın içinde bulunduğu acınası durumun bir dışavurumu olarak gördüğümü söylemekten ibarettir; eğer yüz binlerce insan, yaşamın anlamına ilişkin çok az şey vaat eden bir kitaba yöneliyorsa, bu, insanların iliklerinde hissettikleri kavurucu bir sorun demektir.”
Diye olgunlukla cevaplıyor bunu.
Okuyan Us tarafından basılan ve kitabın tanıtım yazısında da alıntılanan, beni de en çok etkileyen bölümlerden birini, özet niteliğinde paylaşmak istiyorum: “Gerçekten ihtiyaç duyulan şey, yaşama yönelik tutumumuzdaki temel bir değişmeydi. Yaşamdan ne beklediğimizin gerçekten önemli olmadığını, asıl önemli olan şeyin yaşamın bizden ne beklediği olduğunu öğrenmemiz ve dahası umutsuz insanlara öğretmemiz gerekiyordu. Yaşamın anlamı hakkında sorular sormayı bırakmamız, bunun yerine kendimizi yaşam tarafından her gün, her saat sorgulanan birileri olarak düşünmemiz gerekirdi. Yanıtımızın konuşma ya da meditasyondan değil, doğru eylemden ve doğru yaşam biçiminden oluşması gerekiyordu. Nihai anlamda yaşam, sorunlara doğru çözümler bulmak ve her birey için, kesintisiz olarak koyduğu görevleri yerine getirme sorumluluğunu üstlenmek anlamına gelir.”
Belki “Bir kitap okudum hayatım değişti.” Demeyebilirsiniz kitabın sonunda; ancak sindire sindire ve hatta tekrar tekrar okunduğu takdirde hayata bakış açısını kesinlikle değiştireceğine, kendi anlamımızı bulma yolunda yol göstereceğine yürekten inanıyorum bu kitabın.
Daha fazla sözü uzatmadan, benim de anlam arayışımda ışık tutmuş bu kitabı mutlaka okuyun ve çevrenizdekilere de okutturun diye noktalıyorum.