içinde

Dedem.

Dedem namazında niyazında bir kaç defa hacca gitmiş süslüman değil tam bir müslümandı. Namaz vakitleri evimizin yanından geçerken beni de alırdı yanına namaza alıştırmak için. Giderdim de ben. O zaman saflarda ihtiyarlar en önde oturur diğer cemaat onların arkalarına dizilirlerdi. Bana tabi ki en arka kalırdı. Ev caminin dibinde olduğundan işime gelirdi tabi ki. Ben laftan sözden çok anlayan biri değildim. Nerden geldiği bilinmez bir özgürlük aşkı var bende daha o zamandan. Dedemin adam etme taktikleri farklıydı ama. Bayramda diğer torunlarına 10 milyon verirken  bana 1 milyon verirdi. Irzıkırık der kızdırırdı beni.  

Anneannem erken ölmüştü. Bizimki 40’ı çıktı çıkacak evleneceğim diye tutturdu. Annem de bunların arkıldanesi mantık çerçevesinde babasına birisini buluverdi. Çocuğum kabullenemiyorum. Adı ne bunun analık. Analık şöyle analık böyle. Dedemlere gidesim bile yok. Zoraki gidiyorum artık .

Yine bir gün gittim karnım aç. Ee analık açım ben. Tanrıya analık denir mi? Kadın garipsiyor ama beni. Sucuk varmış; sucuklu yumurta yapıvermiş. Yumurtanın arasından 1-2 tane sucuk sayıyorum. Dedeeee analık sucuktan çalmış:)) orada ipte asılı kangal kangal sucuk görüyorum; ama ne cimri bir kadın bu analık diye söyleniyorum. Dedemin biricik karısı ya bu. Dedem hiç söz ettirir mi bana kızıyor. Anneanne de bütün sucukları verelim sana diyor. Analık dört köşe tabi ki.

Yıllar geçiyor büyüyoruz. Dedem iyiden yaşlanmış artık. Beni çağırmış gittim yanına. “Oğlum hatırladın mı sucuk mevzusundan bir gün sana kızmıştım?” dedi. “Evet! dede” dedim. Neden kızdığımı söylememiştim sana şimdi söylüyorum. Bende anlamamıştım o zaman. Benim bütün torunlarım anneanne derken sen bir kere bile demedin hep analık dedin. O da çok içerlemişti sana dedi. Sana neden hep 1 milyon verirdim biliyor musun? Hayır. Onlar bana dedemiz fazla harçlık versin diye yalakalık yapardı sen ne desem tersini yapardın. Ah dedem ben seni paran için sevmedim ki. ne bilim ben bunları bilerek yapmadım yapmıyorum, default bu bende.

Şimdi ben de sana diyorum ki; sen gittin Bana parandan  itibarından çok daha büyük miras bıraktın. Seni unutmak mümkün mü?

Yazar Yılmaz Çelik

Bir yorum

Yorum Bırakın

Bir yanıt yazın

Zamanın Kuklaları

Kendinden Vazgeçmek