Camdaki Kız, TV8’in iddialı yapımlarından biri olan “Doğduğun Ev Kaderindir” dizisinin uyarlandığı bir kitap…
Uyarlandığı diyorum ama 350 sayfalık kitapta Zeynep ve Mehdi’den sadece 30 sayfasında bahsediliyor; kitabın baş kahramanları değiller anlayacağınız. Gerçi Gülseren Budayıcıoğlu dizinin çok içinde sanıyorum, hikayeyi bilen kişi olarak yönlendiriyordur diziyi diye düşünüyorum. İstanbullu Gelin’le beraber Gülseren Budayıcıoğlu sevdi sanırım bu dizi işlerini.
Neyse gelelim kitaba… Gülseren Budayıcıoğlu yine gerçek bir hikaye anlatıyor bu kitabında da. Onda olmasın da gerçek hikayeler, bende mi olsun… Günde kaç kişiden, ne değişik hikayeler dinliyordur. Keşke ben de gitsem de, Tuna’yla yakından tanışıp, Mona Lisa tablosunun karşısında dertleşsek kendisiyle. Belki benim hikayemden de bir dizi çıkarır sevgili psikiyatristimiz…
Kitabın kahramanları olan Nalan’ı Hayri’siz bir hayata hazırlamaya çalışan Gülseren Budayıcıoğlu’nun hem Nalan’la hem Hayri’yle hem de kendi iç sesi ile konuşmalarını okuyorsunuz bol bol. Affetmenin insanı özgürleştireceğine, kaderlerimizin doğduğumuz evde yazıldığına, “bütün hastalıklar sevgisizlikten gelir, şifa da sevginin ta kendisidir” temasını buluyorsunuz satırların arasında.
İlgisiz ya da çarpışık ailelerin çocuklar üstündeki travmalarını, saplantılı aşkların sonuçlarını, zenginlik-fakirlik kavramlarının mutluluk üstündeki etkilerini görmek için bu kitabı okuyabilirsiniz.
Kitaplı günler.