Yargı Dağıtmak

Türk Dil Kurumu’nda arattığınızda karşılığını bulamadığınız yeni bir deyim olarak değerlendiriyorum.

“Yargı” ve “dağıtmak” sözcüklerinin birleşimi ile ortaya çıkan ve duyanı hafif bir ürperti saran o cümleden bahsediyoruz.

Bazı kelimeler ve sözcükler karşı tarafa duygularımızı geçirmek için kifayetsiz kalır ve onların yerine slogan gibi değişik kelime ve cümleler üretme konusunda milletimizin üzerine başka bir millet yoktur. Elin İngiliz’i bir şeye şaşırdığında veya gözlerine inanamadığında ağzından tek kelime çıkar. “oh my god” büyüğünden küçüğüne İngilizce konuşan herkes bu sözü söylediğinde herkeste aynı anlamı uyandırır ve yerine farklı bir sözcüğü koyduğunda aynı tesiri yapmadığına inanır. Bizde ise işler böyle gitmiyor.

“Haddini bildirmek” manasına gelen “yargı dağıtmak” deyimi gençlerin diline yerleşmiş durumda. “Yargı” aslında dağıtılmaz. “Adalet dağıtmak” doğru bir tanım olabilirdi ancak, burada olmayacak bir şeyin olmasını istemek sanırım deyimin tutmasında önemli bir faktör. Yalnız “yargı” kelimesinin itibarsızlaşmasına yol açıyor diye düşünüyorum. Bu yüzden yabancılar her kelimenin itibarını yitirmesinden dolayı mıdır bilinmez farklı kelimeler aramaz kendisini ifade etmek için.

O neydi kız? what was that girl? Oh my god

Ay inanmıyorum do not believe the moon Oh my god

Yok daha neler… what’s more Oh my god

Duygularımızı ifade etme biçimimiz yıllar içinde de metamorfizmaya uğramış gözüküyor;

1970’ler Beni ne kadar seviyorsun? Seni gökteki yıldızlar kadar çok seviyorum.

1980’ler beni ne kadar seviyorsun? Seni kalbimin en derinlerinden gelen duygularla seviyorum.

1990’lar beni ne kadar seviyorsun? Seni çok seviyorum.

2000’ler beni ne kadar seviyorsun? Seni köpek gibi seviyorum

2010’lar beni ne kadar seviyorsun? Seni manyak gibi seviyorum.

Sevginizi ve tepkinizi en yalın kelimeler ile anlatabiliriz. Ancak kaş yapayım derken göz çıkarmayın.

Sizleri dehşet-ül vahşet seviyorum değerli okurlarım 🙂