içinde

Turanı Gerçekleştiren Komutan – Mo-Ço Kapgan Kağan

Bir önceki yazımda büyük Türk fatihi Kapgan Kağan Mo-Ço dan bahsedeceğimi yazmıştım. Son zamanlarda Kore dizilerinde sıkça anlatılsa da bu büyük fatihi anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalacak ama kısaca sizleri sıkmadan anlatayım.

Kapgan Kağan (691-716 M.S.) Yirminci Kök Türk kağanıdır. İlteriş Kağan’ın inisi (küçük kardeşi) ve Bilge Kağan’ın amcasıdır. Veziri Tonyukuk yeğeni Bilge Kağanın döneminde de vezirlik ve danışmanlık yaptı. Kapgan’ın adı bugünkü Türkçe’de “fethetmek” anlamına gelen “kap- (al-)” eyleminden türemiş olup “Fatih” anlamına gelmektedir. Kapgan Kağan, Çin kaynaklarında kendisinden korku ile söz edilen bir kişidir. Genç, haşin ve ihtiraslı olarak betimlediği Çin’e tam 25 sefer yapan Kapgan Kağan’ın tüm politikası üç hedef etrafında toplanmaktadır

1. En tehlikeli rakip olarak gördüğü ve tarımsal ürün haracı alabileceği Çin’i baskı altında tutmak.

2. Çin egemenliğinde yaşamakta olan Türkleri ana yurda geri çekmek.

3. Asya kıtasındaki bütün Türkleri Kök Türk siyasal çatısı altında toplamak.

698 tarihinde Kapgan Kağan’ın 100 bin Türk atlısı Çin’e doğru yürüyüşe geçti. Gerçekten de uzun bir süredir Türkler, Çin imparatorluğunun sınırları içinde böylesine geniş bir faaliyete girişmemişlerdi. Çin imparatoriçesi Wu yedeklerle beraber sayısı 500.000’e yakin bir ordu hazırlattı. Hatta Kağan’ı öldürene prens unvanı verme vaadinde bulundu. Ama onu yakalamak nafileydi. Kapgan Kağan, Çinlilerin yıllar önce Türklere yaptıkları zulmümün intikamını bir bir alıyordu. Dolayısıyla Türkler kendilerini toparlar toparlamaz kimin güçlü olduğunu Çin devletine gösterdiler. Çin askeri Türklerin karşısına çıkma cesaretini bile gösteremiyordu. Cüret edenler de perişan oluyordu. Binlerce esir alındı. 704 yılına gelindiğinde Çin’de iktidar değişmiş ve Zhou imparatoriçesi Wu Zetian, tahtı Chung Tsung’a devretmişti. Yeni Tang imparatoru, önceki Zhou imparatoriçesine nazaran Göktürklere karşı olumsuz bir tutum içerisine girmişti. Bu ani politika değişikliği Kağan’ı kızdırdı.  Çin üzerine sefere çıkmaya karar verdi. Kapgan Kağan’ın komutasındaki Göktürk ordusunda Kül Tigin ve Bilge Şad da bulunuyordu. Göktürk ordusu Çin’de, Ling eyaletinin Ming Şa nahiyesine saldırdı. Burada Göktürk ordusunu, Tang Hanedanı tarafından Göktürkler üzerine gönderilmiş Çaça Sengün komutasındaki 80,000 kişilik Tang ordusu ordusu karşıladı.

Kül Tigin Yazıtı’nda, Kül Tigin’in savaştaki rolü şöyle anlatılmaktadır:

“Çarpışmalar sırasında Kül Tigin önce Tadık Çor’un boz atına, ardından İşbara Yamtar’ın boz atına, sonra Yiğen Siliğ Bey’in kuşamlı doru atlarına binerek Çinlilere saldırmış ancak atların hepsi ölmüştü. Kül Tigin’i zırhından ve kaftanından yüzden fazla okla vurmuşlar ancak oklar, Kül Tigin’in yüzüne ve başına değmemişti.” Çaça Sengün yenileceğini anlayınca savaş meydanından kaçtı. Ancak savaş meydanındaki Çinli askerler Göktürklere karşı sonuna kadar direndilerse de ağır bir bozguna uğradılar. Binlerce Çinli asker öldürüldü. Bazı  kaynaklarda 30.000 Çinli askerin öldüğü bildirilmiştir. Bilge Kağan da, kendi yazıtında o orduyu orada yok ettiğini söylemiştir. Çinli komutan Çaça Sengün bu yenilgi üzerine yargılandı ancak serbest bırakıldı. Bu savaştan yalnızca Çin kaynakları değil, Türk kaynakları da söz etmiştir.

Bir Göktürk yazıtı olan Kül Tigin Yazıtı’nda bu savaştan şöyle söz edilmektedir:

“ Kül Tigin, 21 yaşında iken Çaça Sengün’e karşı savaştık. “

Yine bir diğer Göktürk yazıtı olan Bilge Kağan Yazıtı’nda bu savaştan şöyle söz edilmektedir:

“Yirmi iki yaşımda Çinlilere karşı sefer ettim. Çaça Sengün’ün 80.000 kişilik ordusu ile savaştım, ordusunu orada öldürdüm!”

Bu büyük zafer üzerine Kapgan Kağan komutasındaki Göktürk ordusu ileri harekâtına devam etti. Yüan ve Hui eyaletleri basıldı. Lung-yu Bölgesi yağmalandı ve 10,000’den fazla at ele geçirildi. Savaştan sonra Tang imparatoru Chung Tsung, önceki Zhou imparatoriçesi Wu Zetian döneminde yapılmış olan evlilik antlaşmasını iptal etti ve Kapgan Kağan’ı öldürene o da imparatoriçe Wu gibi prenslik ve 2,000 top ipek vereceğini ilan etti. Çin’in ortalarına hatta Okyanus’a kadar Kapgan’ın emir verdiği Kök Türk orduları yürüdüler. Kağanın Çin’de sağladığı başarılar üzerine birçok boy ve kavim Kök Türklerin egemenliğine girdi. Altay dağlarını ilk kez aşarak Çungarya Ovası’nda Bolçu’da Türk bodunu (boyu) olduğu belirtilen ve Türgiş boyunun idaresinde bulunan On Ok ordusu ezildi. Yaklaşık üç yıl süren ve 707 yılında tamamlanan akınla devletin sınırları İstemi Kağan zamanında olduğu gibi Maveraünnehir’e dayandırıldı. Batı Türkistan Türkleri tekrar Kök Türk hakimiyeti ne alındılar. Asya’daki bütün Türk boyları 100 yıl sonra Kök Türk hakimiyetin de birleştirilmişti.

Türk tarihinde dünya fatihi veyahut da Türk birliğini gerçekleştiren iki büyük hükümdardan söz edebiliriz. Bunlardan birisi Börü Tonga (Mo-tun Yabgu/ Mete Han), diğeri de (Mo-Ço) Kapgan Kağandır.

Siyasi literatür de “Turan” denilen, bütün Türklerin bir bayrak altında birleştirilmesi ülküsünü bu iki Türk büyüğü başarmıştır.

Yazar Kürşat GÜLER

Mersin Türkiye

12 Yorum

Yorum Bırakın

Kerem için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Gözlerim

Vâveylâ