Kolay Bir Hayat İstiyorsan Zor Şeyler Yapmak Zorundasın

Bir gün, kendi kendime “neden hep kolay olanı seçiyorum?” diye sordum. Kolay olanı seçtiğim her sefer, kısa vadede rahatlatsam da uzun vadede hep yordu, pişman etti, sıradanlaştırdı. Oysa zor görünen şeyler ilk başta terletip acıtsa da beni dönüştürdü, güçlendirdi ve gerçek anlamda ileri taşıdı.

İnsanın beyni sürekli kolay tarafa çekiyor. Çünkü konfor güvenli hissettiriyor. Yataktan çıkmamak, telefonu kurcalamak, dersi ertelemek, sporu “yarına” bırakmak… Hepsi kısa süreli haz ama uzun vadede hüsran. Ne zaman bu iç sesi bastırıp zor olanı seçtim, işte o zaman hayatımda bir şeyler değişti.

Sabahın köründe spor ayakkabılarımı giyip koşuya çıktığımda, bedenim “yeter” diye bağırıyordu ama ruhum güçleniyordu. Sınavlara hazırlanırken herkes uyurken ben masa başında kalmaya devam ettim, zorlandım ama sonunda kazandım. Her bir zor adım, bana görünmez bir armağan sundu: irade. O irade sayesinde, kendime fısıldayabildim: “Bak, sandığından çok daha güçlüsün.”

Hayat deneyimlerim bana şunu öğretti: kolay olanda büyüme yok. Kolay olan tekrardır, döngüdür. Zor olan ise insanı içten dışa dönüştürür. Maddi olarak sıkıştığım, yalnız hissettiğim, şüphelerle boğuştuğum dönemler oldu. Ama bugün dönüp baktığımda, işte tam da o dönemler bana en büyük dersleri vermiş.

Büyük insanların hayatları da bu gerçeği doğruluyor. Vehbi Koç, küçük bir dükkândan başlayıp Türkiye’nin en büyük şirketlerinden birini kurdu. Onun “Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybederler” sözü, zoru seçmenin değerini anlatıyor. Yabancı bir örnek olarak da Steve Jobs’u düşünün. Üniversiteyi bırakıp sıfırdan başladığında kolay olanı seçebilirdi ama o, en zor yollardan geçti. Sonunda yalnızca teknolojiye değil, dünyaya yön veren bir miras bıraktı.

Zor şeyleri yapmak bir beceri değil, bir yaşam tarzı. Her gün, küçük ya da büyük, konfor alanını terk ettiğinde hayatını başka bir seviyeye çıkarıyorsun. İnsan için gerçek özgürlük, kendi beyniyle pazarlık yapabilmekten geçiyor.

Bugün geriye dönüp baktığımda, gurur duyduğum her şey zor kararların sonucu. Eğer kolay yolu seçseydim, belki daha az yorulacaktım ama kesinlikle daha az yaşayacaktım.

Eğer sen de hayatının heyecanlı, anlamlı ve derin olmasını istiyorsan, zor olanı seç. Çünkü aslında kolay bir hayatın tek yolu, zor şeyleri yapmaya alışmaktır.

Yazar Eral Sönmez

Psikolog, Tur Rehberi, Stratejist, Yaşam Koçu, Kültür Araştırmacısı