1938 yılında Kırşehir Çiçekdağı’nda dünyaya geldi. Neşet Ertaş; Yaşar Kemal’in Bozkırın Tezenesi dediği, abdallık geleneğinin önemli temsilcilerinden, halk ozanı ve türk halk müziği sanatçısıdır..
Babası Muharrem Ertaş da bağlama sanatçısıdır. 12 yaşında annesi Döne Hanımı kaybettikten sonra babasıyla Yozgat Yerköy’e taşındılar. Çocukluğunda 8 yıl Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Kırıkkale, Keskin, Yerköy, Kayseri, Yozgat ve köylerini gezdikleri için, okula gidemedi.
Babasıyla ruh ikizi olduğunu söyleyen Ertaş, 5-6 yaşlarında önce keman sonra bağlama çalmayı öğrenmiş ve babasıyla düğünlerde çalıp söylemeye başlamıştır.
14 yaşında çalışmak için İstanbul‘a gitti, her türlü işte çalışan Ertaş, çevresindekilerin de teşvikiyle sözleri babasına ait Neden Garip Garip Ötersin Bülbül türküsüyle ilk plağını çıkardı.
Çıkardığı plak halk tarafından tutulunca 2 yıl kadar İstanbul’da kalır. Halk konserleri, kaset çalışmaları ve sahne alır ardından 1962 yılında askerlik için İstanbul’dan ayrılır.
Askerlik bitince Ankara’da gazinoda çalışmaya başlar. Gazinoda Leyla isminde bir kıza aşık olur ama maalesef bu aşk babasıyla arasını açar. Babası bu ilişkiyi onaylamasa da Leyla ile evlenir. Bunun yüzünden babasıyla yıllarca küs kalır. 7 yıllık evlilik hayatında 2 kızı 1 oğlu olur, fakat evliliği ayrılıkla sonuçlanır. Yazımı kışa çevirdin yani Leylam türküsü bu ilişkinin üzerine gelmiştir.
Alkol ve sigara kullanımına bağlı parmaklarında sağlık sorunu olur ve işsiz kalır. Tedavi amaçlı Almanya’ya gider ve sanatsal çalışmalarına 2000 yılına kadar orada devam eder.
2000 yılında müthiş bir konserle İstanbul’a dönüş yapar. Devlet sanatçılığı ünvanını “hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor” diyerek geri çevirmiştir. Unesco tarafından insan hazinesi olarak kabul edilip Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Ulusal Envanterine alınmış ve İTÜ Devlet konservatuvarı tarafından fahri doktora ödülüne layık görülmüştür.
25 Eylül 2012’de prostat kanseri nedeniyle yaşamını yitirmiştir. Kırşehir Bağbaşı Mezarlığında babası Muharrem Ertaşın’ın yanına defnedilmiştir.
Mezar taşında ise “Sakin ol ha, insanoğlu. İncitme canı, her can bir kalp, Hakk’a bağlı. İncitme canı, incitme.” yazılıdır.