Gözlerimin içine bak, cehennemde tek başıma yanmayacağım. En büyük günahım sıfatıyla hemen yanıbaşımda olacaksın. O ateşte kıvranacağım, kendi küllerimle kire, toza bulanacağım.. Bir kere bile inkar etmeyeceğim seni, bir kere bile af dilemeyeceğim Tanrı’dan. Yine seni dileyeceğim ve tekrar seni.
Tüm kudretiyle kızacak Tanrı, belki o gün ateşler yağdıracak dünyaya. Belki o gün seni, beni bilmeyen herkes pay çıkaracak kendine günahlarımızdan. Hiç kimseye merhamet etmeyeceğim, hiç kimse için merhamet dilenmeyeceğim. Ve Tanrı tüm kızgınlığıyla hiç adaletli olmadığı kadar adaletli olacak o gün. Nefes aldığım süre boyunca her bir zerremde hissettiğim o cehennemi herkese mecbur kılacak. Kahkahalar atacağım sevinçten, kudretli Tanrım daha da kızacak.. Izdırabıma göz yuman herkes tüm ızdırabımı tek bir gecede yaşayacak.
Sakın korkma.. Korkma işte, gözlerimin içine bak. Sen ızdırabıma ortak olansın, sen benim en büyük günahımsın, seni koruyacağım. Seni kudretli Tanrım koruyacak. Özene bezene yarattığı seni hiçbir acıya mahkum etmeyecek. Yine gülecek, yine sevecek, yine yaşayacaksın. Bilmem kaç dudakta hayat bulacaksın, bilmem kaç günahkarın günahı olacaksın. Tenine değen tenler alev alacak, nice ölümlere ilham olacaksın. Sen bu fani gözlerin gördüğü en büyük sanatçısın, sen Mecnun’a Leyla, maktûle katil olansın. Sen yirmi bir gramlık ruhların en elzem ihtiyacısın.
Yüce Tanrım da bilir ki seni yok etmek, bir dünyayı yok etmektir. O yüzden gözlerimin içine bak, uzun uzun bak.. O gün geldiğinde ben de uzun uzun bakacağım kudretli Tanrıma ve diyeceğim, ben bu dünyayı izledim uzun uzun, ben bu dünyayı bildim, ben bu dünyayı kendime en büyük günah belledim.. Hangi ateşin, hangi acın paklar beni.. Ben bu dünyayı içtim susuzluğuma kana kana.. Söyle Tanrım, hangi ateşin, hangi acın paklar beni?