içinde

Hiçlik Üzerine

Sebahat abla, geç otur konuşalım. Yarım kalmışlıklarımızı, yarım bırakmışlıklarımızı, bir tam edemeden kavuştuğumuz o sabahları konuşalım. Bir tam etme uğruna inandığımız o yalanlardan bahsedelim mesela, hiç olmayı bile becerememişliğimizden.

Oysa geçseler karşımıza, sen bir hiçsin diye bağırsalar suratımıza dünyanın en büyük hakaretini işitmişçesine sıkarız yumruğumuzu. Bilmeyiz çünkü o an, hiçliğin meziyet, yarım kalmışlığın kocaman bir hiçlik olduğunu. Böyle inandırdılar çünkü seneler boyu, elimizde olanla yetinmemizi anlattılar. Biz de uslu çocuklardık, yarım kalmışlığımızla yetindik, yarım kalma ihtimalimizi sevdik kimi zaman. Bilmiyorduk çünkü hiçliğin hafifliğini, bilmiyorduk çünkü tam olma uğruna verdiğimiz o savaştan sağ çıkamayacağımızı.

İşin garip tarafı ne biliyor musun Sebahat abla, kimse söylemedi öldükten sonra sadece ölmüş olacağımızı. Ardından gelecek olan çok güzel bir hayattan bahsettiler. Ardından gelecek olan çok güzel bir hayata inandık. Tanrı’nın cennetlerinin birinde bulacaktık o diğer yarımızı, bizi yarım bırakanı. Hiç düşünmedik, bizi yarım bırakanın, bir yerlerde yarım bırakıldığını.

Bencilliğimiz burda başladı abla, bir bizim sevebileceğimize inandık, bir bizim bekleyebileceğimize. Dünyadaki insan soyuna biçilmiş bu duyguları bir biz yaşayabilirdik, başkası değil. Bir biz sevebilirdik, evvelini ahirini düşünmeden, bir biz bekleyebilirdik, acaba gelmek istiyor mu demeden. Bu bencillik yok etti bizi, kimse fark etmeden. Biz seviyoruz diye var olduklarını düşündük, hiç sormadık acaba onlar kimi var etti diye. Biz bekliyoruz diye bu yolları yürüdüklerini düşündük, hiç sormadık acaba onları kim bu yollara düşürdü diye.

Hadi bir değişiklik yapalım artık, soralım, soralım ki kurtulalım şu bencilliğin ağırlığından, hiçliğin hafifliğine kavuşalım. Tamam, kuşanalım tüm ölümleri ama şerefli ölümler olsun bu defa. Ölümden sonra bahşedilen o hayata tutunmadan, yarım kalmadan, eksik hissetmeden hiç olarak göçelim bu dünyadan. Yarım kalmışlıklarımızı bir tam etmeyi becerememişken, hiçliğimizi tamamlayalım.

Abla, bu defa yalan olmayan bir şeylere inanalım. Salt kendimize tutunalım, yarım veya bir bütün, hiç veya değil. Salt kendimize inanalım.

Yazar Yaren Gece ÖZTÜRK

Siz Ve Biz Blog Editörü - Adana

Bir yanıt yazın

Tezatlar Dünyası

Frida Kahlo’dan 7 Söz