Bazı meraklar vardır, çocuk yaşta başlar ama hiç sönmez. Radyo frekanslarının gizemli dünyasıyla tanışan birinin heyecanı da tam olarak böyledir. Bir frekans döner, bir ses yankılanır, kilometrelerce öteden bir insanın “merhaba”sını duyarsınız. İşte amatör telsizcilik, tam da bu büyünün içindedir.
Amatör telsizcilik, hiçbir ticari amaç taşımadan tamamen kişisel ilgi, teknik merak ve haberleşme sevgisiyle yapılan bir iletişim faaliyetidir. “HAM” olarak da bilinen amatör telsizciler, dünyanın dört bir yanında radyo dalgalarıyla haberleşir, teknik deneyler yapar ve gerektiğinde afet durumlarında iletişimin sürmesini sağlar. Bu yönüyle amatör telsizcilik hem bir hobi, hem de insanlığa hizmet eden bir gönüllülük alanıdır.
Türkiye’de 12 yaşından itibaren herkes amatör telsizci olabilir. Bu yolculuk, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğütarafından düzenlenen sınavla başlar. Günümüzde sınavlar, Milli Eğitim Bakanlığı e-Sınav merkezlerinde bilgisayar üzerinden yapılmaktadır. Başarılı olan adaylar, Kıyı Emniyeti tarafından verilen Amatör Telsizcilik Belgesini alırlar. Bu belge 10 yıl geçerlidir ve süresi dolduğunda yenilenebilir. Ancak amatör telsizcinin kimliği sayılan çağrı işareti (callsign) ömür boyu geçerlidir. Benim çağrı kodum da TA5UG — bir diğer genç amatör telsizci ise oğlum TA5BRW — radyo dalgaları arasında yankılanan iki farklı imza, aynı merakın izinde birleşiyor.
Amatör telsizcilik üç sınıfa ayrılır: C sınıfı başlangıç düzeyidir; temel frekanslarda haberleşme hakkı tanır. B sınıfı, daha geniş frekans aralıklarına erişim sağlar. A sınıfı ise en yüksek düzeydir; uluslararası haberleşme dahil tüm yetkileri kapsar. Bilgi ve deneyim arttıkça sınıf da yükselir — her yeni seviye, daha geniş bir dünyanın kapısını aralar.
Bir amatör telsizci yalnızca konuşmaz; kimi kendi antenini yapar, kimi sinyalleri ölçer, kimi dijital modlarda veri gönderir, hatta bazen gökyüzüne yönelip bir uyduya ya da Uluslararası Uzay İstasyonu’na sinyal yollar. Bu alan, merakla bilimin buluştuğu yerdir.
Telsizciler arasında özel bir iletişim dili vardır. “Q” kodlarıyla kısaltmalar kullanılır; örneğin “QRT” dendiğinde “yayını kapatıyorum” anlamına gelir. Röle istasyonları (repeater) sayesinde sinyaller kilometrelerce uzağa taşınır. Hatta bazı amatör telsizciler, haberleşmenin en eski biçimlerinden biri olan Mors alfabesini kullanmayı da sever. Nokta ve çizgilerle gönderilen her sinyal, sessiz bir dille kurulmuş evrensel bir bağ gibidir: … — … — yani “SOS”.
Amatör telsizcilik, aynı zamanda bir dostluk köprüsüdür. Her bağlantı, dünyanın bir ucundan yeni bir insanla tanışmak, farklı bir kültürle iletişim kurmak demektir. Bu topluluk saygı, dayanışma ve bilgi paylaşımı üzerine kuruludur.
Benim için amatör telsizcilik, sadece bir hobi değil; öğrenmenin, paylaşmanın ve insanlara ulaşmanın bir yolu. Bir telsiz, bir anten ve biraz merakla dünya artık sadece bir çağrı uzaklığında.
73 de TA5UG