İtalya’nın en maharetli ressamlarından biri olan Tiziano Vecelli ya da Titian, on altıncı yüzyıl Venedik ekolünün en etkin üyelerinden biriydi. Titian, portrelerindeki renk tercihi, yumuşak fırça darbeleri ve renk tonunun inceliği, manzara resimlerinin arka planlarıyla ve mitolojik, dini konuları tercih etmesiyle Rönesans sanatını yeniden tanımlamıştır. Sanatsal üslubu yaşamı sırasında değişimler geçirmiş olsa da renge olan ilgisi bir ömür sürmüştür. Hem İtalyan Rönesans’ının diğer ressamlarını hem de Batı resminin gelecek kuşaklarını etkilemiştir.
Bir Sanatçının Etkisi

Titian’ın gerçek doğum tarihi iyi bilinmiyor, ama modern araştırmacılar onun 1488 ile 1490 yılları arasında doğduğunu tahmin etmektedirler. Babası Gregorio, annesi Lucia onu erkek kardeşi Francesco ile birlikte on yaşından on iki yaşına kadar bir ressama çıraklık etsin diye Venedik’teki amcasının yanına gönderdi. Titian o zamanlar Venedik’in önde gelen sanatçılarından biri olan Gentile Bellini‘nin atölyesine girdi ve bir grup genç sanatçıyla arkadaşlık kurdu. Bu zatlar arasında Titian’ın yakın dostu olacak, diğer bir Rönesans ressamı olan Giorgio Castelfranco da (Giorgione) vardı. Titian’ın ilk eserlerinden birinin bir Herkül freski olduğu söylenir. Diğerleri ise şimdi Viyana’da bulunan Çingene Madonna resmi ve Venedik’te bulunan Azize Elizabeth‘in Bakire Meryem‘i Ziyareti tablosudur.
Titian, sonunda Giorgione’nin yardımcısı oldu; ama zamanın eleştirmenleri onun eserlerini daha çok beğenerek Titian ile Giorgione arasındaki ilişkide gerilim yaratıyorlardı. Bu iki ressam Bellini gibi eski ustaların eserlerindeki kadar simetriye yer vermeyen resimlerin damgasını vurduğu yeni bir ekol olan arte moderna ekolünün öncüleri sayıldılar.

Giorgione’nin 1510’da ölümünden sonra Titian, 1513’te Venedik’in resmi ressamı (La Sanseria) unvanını aldı.O zamanlar bu unvan, yeteneğini yeni yeni sergilemeye başlayan ressamların elde etmeye can attığı bir ayrıcalıktı. Bu unvan sayesinde Titian, şehir için yapılan devlet çalışmalarına denetmen oldu ve ayrıca kendisinden Bellini’nin yarım bıraktığı bir resmi tamamlaması istendi.
Sanatında Ustalaşıyor

1516’dan 1530’a kadar Titian resimde büyük bir ilerleme kaydederek daha büyük ve daha çetrefil figürleri resmetmek için eski Giorgionesk üslubundan uzaklaştı. Basilica di Santa Maria Gloriosa dei Frari bazilikasının yüksek altarı için yaptığı Meryem’in Göğe Kabulü adındaki ünlü şaheserini bitirdi. Bu resim tarzı, görkemliydi ve daha önce İtalya’da ender görülen bir tarzdı; yeryüzüyle gökyüzünü, fani olanla ebedi olanı birleştirmek için kullanılan renk, izleyiciler arasında bir heyecan fırtınası yaratmıştı. Bu üslubunu diğer eserlerinde de sürdürdü, ta ki Frari kilisesi için yaptığı ve en fazla emek verdiği resmi Madonna di Ca’ Pesaro‘ya kadar.

Titian olgunluk döneminde ayrıca çeşitli yarım boy figürler ve genç kadınların büstlerini yapmıştır. Floransa’daki Uffizi Müzesi’nde sergilenen Flora ve Paris’teki Louvre Müzesi’nde bulunan Aynalı Kadın bu çalışmaların ideal örnekleridir.
Daha Olgun Bir Titian

Titian’ın sonraki sanat dönemi 1530 ile 1550 yılları arasını kapsar ve bu dönemde dramatik resmi Şehit Aziz Peter‘in Ölümü’yle yeni bir üslup onun sanatında boy gösterir. En sıra dışı çalışmalarından biri olarak bilinen bu resmi, sahneyi işgal ederek dramayı vurgulayan koca bir ağaçtan ibaret manzarayla şiddeti birleştirir. Söz konusu resim ilk kez San Zanipolo Dominiken Kilisesi’nde sergilenmiş, ama 1867’de Avusturya ordusunun topçu ateşiyle imha edilmiştir. Resimden geriye kalan tek şey kopyaları ve gravürleridir, ama üslubu daha sonra ortaya çıkacak Barok sanat hareketinin özelliklerini yansıtır.

Titian’ın yine bu dönemde yapmaya başladığı Cadore Savaşı, 1577 yılında Venedik’teki Dükalık Sarayı’nda çıkan büyük yangında kül oldu. Yine bu dönemdeki üslubunu en bilindik tuval resimlerinden ikisinde görebiliyoruz: Kutsal Bakire’nin Takdim Edilmesi ve Ecce Homo.
Titian’ın bu dönemde bir sanatçı olarak kaydettiği gelişme Rafhael, Michelangelo ve Rubens gibi ustalarla kıyaslanmasını sağladı. Eserlerinin ücretlerini almaya devam ederken papalık mührü piombo’yu taşıyan biri olarak Kutsal Emirler’i almaya da hazırdı, ama Augsburg’daki V.Charles’ın resmini yapması için 1547’de Venedik’e çağrıldı. 1550’de II.Philip‘in portresini yaptı ve gemiyle İngiltere’ye götürülen bu portrenin Philip ile Kraliçe Mary’nin evliliğini etkilediği söylenir.
Son Yıllar

Titian’ın hayatının son dönemi 1550-1576 yılları arasını kapsar. Bu dönemde ekseriyetle II.Philip için çalışıp portrelere ağırlık verdi. Mükemmeliyetçi bir yapıya bürünerek bazı resimlerini on yılı aşkın bir süre atölyesinde tuttu ve mütemadiyen bu resimlerin her birine rötuş atıp ilaveler yaptı. Bununla birlikte II.Philip için “poesie” diye bilinen bir dizi büyük ebat mitolojik tablo yaptı ve kimilerine göre bu tablolar ressamın ustalık dönemi eserleri arasında yer almaktadır.

Titian, ölümüne kadar iş almaya devam etti. Fransisken tarikatı için Meryem’in Göğe Kabulü tablosunu tamamladığı Santa Maria Gloriosa dei Frari bazilikasındaki Çarmıha Geriliş şapeline gömülmeyi vasiyet etti. Mezar yeri ücreti olarak Pieta adlı resmini teklif etti. Bu resimde kendini ve oğlu Orazio’yu Kurtacı’nın huzurunda göstermektedir.
Titian 27 Ağustos 1576’da seksenli yaşlarının sonundayken, Venedik’te pek çok insanı kırıp geçiren vebaya yenik düştü. Kilisenin cenaze töreni düzenlediği tek veba kurbanıydı. Frari bazilikasında, ünlü tablosu Madonna di Ca’ Pesaro‘nun yanında yatmaktadır.