Öfke çoğu toplumlarda davranış olarak bilinmektedir; fakat bu yanlış bir kabuldür. Sağlıklı ve son derece doğal bir duygu olan öfke kontrolden çıkarsa yıkıcı hale dönüşmektedir. Bu da insan ilişkilerinde ve okul hayatında sorunlara yol açmaktır. Çoğu toplumsal sorunun özünde öfke vardır. Aile içi şiddet, fiziksel ya da sözel saldırı, çocuk istismarları gibi sorunların başı öfkedir. Öfke dışsal ve içsel faktörlere bağlı kalabilmektedir.
Öfke sebebinin içsel faktörleri başımızdan geçen bir olay, bizi öfkelendirecek durumlar olabileceği gibikişisel kuruntularda olabilmektedir.
Dışsal faktörler ise; haksızlığa uğrama, fiziksel incinme, tacize uğrama, saldırıya uğrama, hayal kırıklığı ve tehditler olarak nitelendirilebilmektedir. Psikologlar öfkelenildiğinde duyusal, bilişsel, davranış, duygu ve etkilenişin birbiriyle ilişkili olduğu ve etkileşim içinde olduğunu savunmaktadır.
Bu boyutların içeriğine bakacak olursak; o andaki düşüncelerimiz bilişsel, öfkenin yol açtığı fiziksel uyarı duygu, öfkenin çevremizdekilere yansıtma biçimi iletişim olarak adlandırılmaktadır.
Öfke Kontrolü
Öfkeyi doğru kontrol etme becerisine ‘öfke kontrolü ‘ denir. Bu kontroldeki temel amaç şiddet içermeyen, saldırganlık içermeyen, kişinin kendisine ve çevresindekilere zarar vermeyecek şekilde duygularını ifade etme becerisi kazanmasıdır.
Öfke kontrol yöntemleri; bilişsel, iletişim, davranışsal, duygusal boyutlar içerir.
Öfke kontrolünde pek çok yöntem vardır. Bu yöntemlerin yarayıp yaramayacağı kişiden kişiye göre değişmektedir. Doğru yöntemi belirlerken kişinin karakterine, yaşadığı şartlara ve hayat tarzına göre seçim yapması uygun olur. Bu doğru yöntemler de ancak alanında uzman psikiyatristler tarafından yapılmalıdır. Uzman psikiyatristler uyguladıkları çeşitli psikoterapi yöntemler ile bu konuda mağduriyet yaşayan insanlar için çeşitli çözümler üretebilirler. Psikoterapi yöntemleri için erdempsikiyatri.com adresini ziyaret edebilirsiniz.
Bilişsel yöntemler;
Bilişsel yöntemler zihinsel süreçleri içermektedir. Zihnin o durumla karşılaştığında nasıl anladığı ile ilgilidir. Anlamak ve anlamlandırmak bizimle alakalı olup her ne durum olursa olsun ‘ben mahvoldum, her şey çok kötü’ düşüncesi yerine ‘evet zor bir durum ve can sıkıcı ama bu durum dünyanın sonu değil?’ diye kişi kendisine telkin vermelidir. Ve hangi düşünceyle kızgınlığın arttığını veya azaldığını görülebilir.
Ortaya çıkan problemi azaltıcı yönde çözümler üretmek yerine ‘asla!’, ‘her zaman’ ve ‘hep böyle olur zaten ‘ gibi cümleler kişinin kendini haklı çıkarmaya çalıştığı sözcüklerdir. Ve bu durum kişinin kızgınlığını artıran telaffuzlardır. Konuşurken neyi elde etmek istediğinizi belirleyin. Kızmak veya suçlamak için konuşmak yerine; ağzınızdan çıkan cümlenin amacını belirleyin. Örneğin; her şeye geç gelen arkadaşınızı hemen ‘her zaman geç kalırsın zaten’’ diyerek yargılamayın. Bu yargılama ve suçlama iki taraflı kızgınlığa yol açarak daha çok kızgınlığa sebep olmaktadır. Bu kızgınlığınızı daha çok arttırır. Mantık öfkeyi yener. Öfkelendiğinizde 5 kere nefes alın veya 10 a kadar sayın, mümkünse olduğunuz mekanı değiştirin; kendinize kendinizi tanıyacağınız sorular sorun.
* Ben neredeyim?
* Kiminleyim?
* Zihnimden neler geçiyor?
* Neler oluyor?
* Beklentilerim neler?
Problem Çözme
Ortaya çıkan durum kişiyi sinirlendiren bir durum ise bu durumu problem olarak algılayıp; çözümünü düşünmelidir. Bütün bu süreçleri yazmak gereklidir. Yazıya alınarak somutlaştırılarak görünür olması sağlanır.
Problemi belirleme
Problem hakkında bilgi toplama, problemin bir yönünü belirleyip somutlaştırma, ‘Bu neden bir problem ‘bunu düşünme,’ Bu konunun problem olmasında nasıl bir katkım oldu ?’ bunu düşünme ve başka kimlerin katkısı var? Son olarak sonuç ‘bu konu için ideal çözüm ne olabilir?’.
Seçenek Listesi
Soruna çözüm olabilecek çözüm olabilecek seçenekler sıralanmalıdır. Saçma bile olsa yazılmalıdır. Ayrıca kaçma seçeneği de göz önüne alınmalıdır. Bu doğal bir tepkidir.
Kabullenme seçeneği unutulmamalıdır. İnsanların karakterleri ve kişiliklerini değiştiremeyeceğinizi kabullenin. Çok gerekli ve rahatlatıcı bir uygulamadır. Tüm bu seçenekler sıralı bir şekilde yazılmalıdır.
Plan Yapma
Alternatif olarak yazılan seçeneklerden bir tanesi seçilmeli ve aklınıza yatan seçenek uygulanmalıdır. Karar verilen seçenek için’ ne gerekli, ne yapılmalı?.’ bunlar gözden geçirilmelidir. İhtiyaç listesi çıkarılıp bu çözüm için neye ihtiyacınız olduğunu yazın. Plan yapma esnasında nelerin size engel olabileceğini tahmin edip bu engelleri nasıl giderebileceğiniz hakkında fikir edinin.
Eylem planı oluşturularak adım adım bu plana uygun hareket etmeye çalışın.
Değerlendirme
Planı uygulamaya başladığınızdan itibaren ne değişti, ve nasıl bir yol kat ettiniz? Bunları kaydedin. Kazançlarınızı ve kayıplarınızı belirleyin. Size neye mal olduğunu düşünün. Planınızı en güzel şekilde uygulamaya çalışın fakat ‘ya hep, ya hiç’ mantığından uzak durun. Eksik bir şeyler olunca kendinizi cezalandırmayın.
Yukarıdaki anlatılanların ışığında kızgınlık durumunda önce bu durumu değiştirebilip değiştiremeyeceğinizi düşünün. Durum değiştirilebilecek nitelikte ise planlama ve problem tanımlama yöntemi uygulanmalıdır.