içinde

Ne Seninle Ne de Sensiz!

Yirmi dört saat teknolojiden uzak kalıp o günün nasıl geçtiğini, teknolojisiz hayatın özlem duyulan sakinliğini anlatmak istiyorum.
Sabah bir aceleyle toparlanıp aracımı servise götürmek ve sonrasında iş yerine gitmek üzere ayrılmıştım. Evden bu telaşla çıktığım vakit, telefonu yanıma almadığımı fark etmemişim. Ta ki ofise varıp eşime konu hakkında bilgi vermek için arayana kadar… Elimi cebime attığımda cep telefonum yerine taşınabilir şarj cihazımı görünce bir an şaşırdım; lakin o an için yüzümde bir gülümseme de belirmedi değil. Lise yıllarına gitmişti aklım. O yıllarda cep telefonu herkeste olan birşey değildi. Cep telefonu olan insanlara “zengin” gözüyle bakılırdı. Nitekim bende de yoktu cep telefonu. Telefonsuz internetsiz zamanların ne kadar güzel olduğunu hatırlıyorum…

O zamanlar birilerini aramak veya ulaşmak istediğinizde telefon kulübesi bulur ya da evde isek telefon başında aranmayı beklerdik. Günümüzdeki gibi e-mail olmadığından kapımızın önünden geçen postacı “acaba bize de mektup getirecek mi?” diye sokağımızdan geçip giden postacıyı izlerdik…

Her ne kadar güzel geçse de o yıllar günümüz şartlarında elektronik cihazlar “öncesinde bilgisayar iken şimdi akıllı cep telefonları” hayatımızın ayrılmaz birer parçası halindeler. Sanki onlar olmazsa hayat duracakmış gibi…  Sanki onlarsız hiçbir şey yapamayacakmışız gibi hissiyatlar yüklüyor içimize. Çünkü istediğimiz an aradığımıza ulaşmak isteriz. Ulaşamadığımız anlarda ise aklımıza binbir çeşit senaryo gelir…

Cep telefonum, bilgisayarım hatta kolumda zamanı gösterecek bir saatimin bile olmaması… Şöyle bakılırsa  sıkıcı olan bu duruma alışıp o günün keyfini çıkarmak gibisi olamaz diye düşündüm ve öyle de yaptım. Telefonsuz, teknolojisiz hayatın keyfini çıkardım.

Yine de aklımızdan çıkarmamamız gereken hususu ifade edecek olursam; evinizin, arabanızın anahtarını, cüzdanınızı ve buna benzer bir takım gereçlerinizi unutabilirsiniz; fakat cep telefonunuzu asla unutmayın! Bu tavsiyede bulunmayı da bir görev sayıyorum. Günümüz koşulları ne olur ne olmaz !

cep telefonu unutmak

Günümüzde yaptığımız şey, elektronik cihazları elimizden düşürmemek… Bunu etrafı gözlemlediğimizde çok rahat fark edebiliriz. Bir arkadaşımız veya sevgilimizle gittiğimiz herhangi bir kafede karşılıklı konuşup iletişim kurmaktansa elimizdeki akıllı cihazlarımızla vakit geçirmeyi tercih ediyoruz. Sözde sosyalleşirken aslında olan asosyal olma yolunda ilerlediğimizin farkına varamıyoruz. Hiç tanımadığımız birine sosyal medyada çekinmeden usanıp sıkılmadan selam verebilirken günlük hayatımızda karşılaştığımız insanlara selam verme konusunda hiç de bonkör davranmıyoruz. Sanırım bu iletişim araçlarının hayatımıza ne getirip neler götürdüğünü ayrı bir bakış açısıyla değerlendirmek lazım.

“Ne seninle ne de sensiz” en kısa özetiyle…:)

Yazar Erhan KALKAN

Mali Müşavir - Adana

Bir yanıt yazın

firinde-palamut

Fırında Palamut

azametli horoz-k

Azametli Horoz Ve Medcezir