içinde

Biyografisine Sığmayan Kadın: Halide Edib

1884 – 1964 yılları arasında yaşamış, Türk kadınının bağımsızlık sembolü olan, işgale karşı direnen, isyanların hatibi, tarihte önemli yeri olan Halide Edib… İşte onun hayatını okuyabileceğiniz, İpek Çalışlar’ın kaleminden çıkan ve deyim yerindeyse hakkında yazılan onlarca kitabın bir nevi özeti olan bir kitap;  İpek Çalışlar “Biyografisine Sığmayan Kadın” demiş Halide Edip Adıvar için. Okuyunca harbi harbi öyle olduğunu görüyorsunuz… Onbaşı rütbesiyle orduya hizmet veren,  Kurtuluş Savaşı’nın kadın kahramanı, Türk Edebiyatı’nın önemli yazarlarından, Türkiye’nin ilk kadın profesörü O.

Bir biyografi kitabı gibi görünse de yaşadığı dönemin olaylarına, tarihe ışık tutan, konusu geçen herkesten bilgiler alabileceğiniz bir kitap aslında…

Kitabı okurken kadın olmanın her dönem zor olduğuna ama kadınların var oluşuna tanıklık ediyorsunuz. Bu anlamda büyük bir hayranlık duyuyorsunuz Halide Edib’e… Canını hiçe sayarak, vatan aşkına, yeri geldiğinde çocuklarını bırakarak gitmesini, cesaretini takdir ediyorsunuz. Bilgi birikimine, yeteneklerine, eğitime, emeklerine imreniyorsunuz. Kitapları hakkında da bilgiler alıyorsunuz. Yaşadığı zaman göz önünde bulundurulursa yazdığı romanlar ve içerikleri itibariyle de ne kadar cesur olduğunu anlıyorsunuz. Kim ne der, ne düşünür aldırmadan, kime göre doğru kime göre yanlış düşünmeden yazdığını, hatta romanlarında bir şekilde  kendini konu aldığını görüyorsunuz.

Yeri geliyor kızıyorsunuz Halide Edib’e, fikirlerine karşı çıkıyorsunuz, hatalı bulduğunuz durumlar oluyor elbette. Zaman zaman çok muhalif buluyorsunuz. Öyle ki herkesin yakışıklı bulduğu, özellikle ellerinin güzelliğiyle bilinen Atatürk’e bile sırf muhalifliğinden “yakışıklı değil” dediğini hissediyorsunuz.

Ve aslında kitabı okurken şöyle hissediyorsunuz; Halide Edib olmak çok zormuş… Halide Edib’in eşi olmak daha zor… Onu anlamayan biri, onunla aynı düşünceyi paylaşmayan biri kesinlikte birlikte olamazmış… Halide Edib’in çocuğu, torunu, kardeşi olmak bile zormuş, daha iyi anlamak istiyorsanız mutlaka bu kitabı okumalısınız diyerek kitaptan öğrenilen birkaç bilgiyi de aşağıya ekliyorum ki belki bir gün bir yerde karşınıza çıkar.

Kitaptan notlar;

Takvim-i Vekayi, Osmanlı İmparatorluğu sınırları dahilinde 1831’de yayımlanmaya başlanan ilk Osmanlı Türk resmî gazetesidir.

“Kadınlar ilk kez 1844 yılında yapılan sayımda nüfustan sayıldılar ve yurttaşlığa ilk adımlarını attılar. Ardından daha ciddi düzenlemeler geldi: kız ve oğlan çocuklara eşit miras hakkıyla (1847) başlayan değişim, kız rüştiyelerinin kurulması (1859) ile sürdü. 1876 anayasası, kız ve oğlan çocuklara ilköğrenimi zorunlu kıldı. 1870’te ilk kız öğretmen okulları açıldı ve kadınlar öğretmen olarak çalışmaya başlayabildi. Kadınlara ücretli işçi olarak çalışma hakkıysa 1897’de tanındı.” (Sayfa 61)

1874’te içme suyu şebekesi devreye girdi.

1875’te dünyanın ilk metrolarından biri olan Karaköy-Beyoğlu tüneli açıldı.

1881’de ilk telefon hatları saray ve resmi dairelerde kullanılmaya başlandı.

20. yüzyıl sonlarında Venüs gezegeninde bulunan bir kratere Halide Edip Adıvar ismi verilmiştir.

Yazar Asuman ATAGÜN

Siz Ve Biz Blog Editörü
İngilizce Öğretmeni - İstanbul
Rüzgar esiyorsa bırak söğüt düşünsün. Çınara zaten bir şey olmaz.

Bir cevap yazın

Din-Halk-Bilgeler-Yöneticiler

Din, Halk, Bilgeler, Yöneticiler..

IMG_8189

İyi miyim? İyiyim.