Ahmet Ümit’in yeri ayrı bende… Her kitabını çıkar çıkmaz okurum ve elimden geldiğince de yorumlamaya çalışırım. Eylülde çıkan bu kitabı yorumlamam biraz geç kaldı. Çünkü elim bir türlü varmadı Ahmet Ümit ve kitabıyla ilgili olumsuz şeyler yazmaya, bir türlü başlayamadım.
Yazacaklarım yine de yanlış anlaşılmasın; okunacaklar listenize mutlaka ekleyin çünkü değinilen konular çok güzel ama Ahmet Ümit’in tarzına alışıksanız bu kitap biraz beklentinizin altında kalabilir.
Yanılgıya daha kitabın ismi ile başlıyorsunuz bir kere. “Aşkımız eski bir roman” dese de kitap üç tane öyküden oluşuyor. Nevzat başkomser, Zeynep, Ali gibi tanıdık karakterler yine iş başında. Üç farklı öyküde üç farklı olayı inceliyor ekibimiz. Her zamanki gibi akıcı, bir solukta okunan bir kitap, ona diyecek bir şey yok. Ama bildiğimiz Ahmet Ümit tadı da yok ne yazık ki… Olayların derinliği mi yetersiz, doyurucu olur mu az bilemiyorum ama bu son kitap beni ve çoğu okuyucuyu tatmin etmedi.
Ahmet Ümit’in okuyucuya verdiği değeri çok severim ben. Kitaplarında tarihi bilgilere, araştırmalara, sanata yer verir mutlaka. Bu kitabında o tadı da alamadım maalesef.
İlk hikayeyi biraz abartı, ikinci hikayeyi sıradan bulsam da ben en çok üçüncü hikayesini beğendim; o hikayeden bir roman çıkarmış esasında…
Havalar soğudu, elime bir kahve almışken şöyle akıcı bir kitap okuyayım diyorsanız bu kitabı değerlendirebilirsiniz. Benim yorumum bu şekilde ama her göz farklı okur sonuçta.
İyi okumalar.
Ahmet Ümit daha önceki eserleri ile bizdeki çıtayı çok yükseltti. Şimdi ne yaparsa yapsın beğenmeyeceğiz bence. Bazı yazarların ne yazık ki böyle kaderi olabiliyor.
Gerçekten çok güzel eserleri var, ben yine de umutluyum, onlar kadar güzelleriyle buluşturur bizi ☺️
Sınavlar falan derken üçüncü hikayeyi okumaya fırsat bulamadım lâkin katılıyorum, okuduğum iki hikaye pek doyurucu olmadı. Diğer kitaplarına kıyasla dediğiniz gibi Ahmet Ümit tadını alamadım.
Sanırım çoğu takipçisi de aynı fikirde… Umarım o bildik haliyle en kısa zamanda yeni bir kitapla buluşturur bizi…
Bütün kitaplarını okumuş biri olarak, İstanbul Hatırası’nı tek geçerim. Bu kitap okuduğum ilk Ahmet Ümit kitabı olsaydı son olurdu muhtemelen. Ama yine de diğerlerine şans vermelisiniz bence. Kitapla kalın…
Yazarın fazla eserini okumadım. Bab-ı esrar ile İstanbul hatırasını okumuştum. Başka da okumak istemedim. Bana pek hitap etmedi. Belki çok beğenilen bir kitabı tavsiye edilirse okurum. Esen kalın…